Her yıl öğrenciler belirli bir ders kitabı eksikliğiyle karşı karşıya kalmaktadır. Okullarda ders kitaplarının öğrenci sayısıyla orantılı dağıtılmaması, onların ücretsiz kitap edinme hakkını olumsuz etkilemektedir.
Acaba, eğitim kurumlarında ders kitabı kıtlığının sebebi nereden kaynaklanıyor ve bunun önüne nasıl geçilebilir?
AzEdu.az'a konuyla ilgili Elmin Nuri açıklama yaptı.
Mülakatçımız bildirdi ki, bu mesele öğrenci psikolojisi için hiçbir zaman unutulmayacak bir örnektir:
"Çok yazık ki, okulun “mutfağına” aşina olan kişiler her yıl bu sorunun tekrarlandığını belirtiyorlar. Öyle sınıflar var ki, öğrencilerin yaklaşık yarısı bazı derslerle ilgili ders kitapsız kalıyor. Bu durum, öğretim sürecine ve kalitesine zarar vermekle birlikte, öğrenciye aynı zamanda manevi-psikolojik bir darbe vuruyor. Ergenlik döneminin hassas olduğunu söylemeye gerek yok.
Böyle bir dönemde öğrenciyi kitapsız bırakmakla onu akranları arasında bilinçaltında geride kalmış saymış oluyoruz. Olabilir ki, kimisi için bu sıradan bir durumdur, ama öğrenci psikolojisi için hiçbir zaman unutulmayacak bir örnektir. Bu nedenle, ders kitaplarının sayısı, talep-arz prensipleri ve her okul için erişilebilirliği özel önem taşımalıdır. Ders kitabı da, öğrenci de devletin servetidir; onları birbirine kavuşturmadıkça eğitimde ilerleme görmek mümkün değildir".
Elmin Nuri ekledi ki, 5 yıllık kullanım aralığını azaltmak önemlidir ki, öğrenciler hem erişilebilirlik hem de profesyonellik açısından sıkıntı çekmesinler:
"Üstelik, bu gibi meseleler okullara ve öğrencilerin evlerine kalitesiz, aceleyle hazırlanmış ders kitaplarının ve sahte materyallerin gelmesine yol açıyor. Ticari amaçlı, hızla ve kaliteye az dikkatle hazırlanan bu materyaller, öğrencinin elde edemediği ders kitabını ikame edecek. Sonuç olarak kaybeden yine öğrenci ve okul olacak.
Bu nedenle, komisyon ders kitaplarının sayısı ve erişilebilirliğini özel dikkatle takip etmelidir. En önemlisi ise ders kitaplarının yeniden hazırlanması, düzeltme ve eklemelerin yapılması, hem kalite hem de nicelik meselelerinin operatif çözümüdür.
Yanılmıyorsam, ders kitapları 5 yıllık kullanım için öngörülüyor ve ancak bu süre sona erdikten sonra herhangi bir sorun üzerinde çalışılarak yeniden basılıyor. Biz bu 5 yıllık aralığı oldukça azaltmalıyız ki, öğrenciler hem erişilebilirlik hem de profesyonellik açısından sıkıntı çekmesinler".